Suat Parlar Röportaj
Ekim 1998
YİĞİT TUNCAY: Merhaba Suat. Seni daha önceki çalışmalarından tanıyoruz. Ancak, son yaptığın çalışmada "Kirli İşler İmparatorluğu" demişsin. Biz, istersen "kir"den önce "İmparatorluğu" konuşalım. "İmparatorluk" derken, "cumhuriyet" tanımlamasının yetersiz olduğunu mu vurgulamak istiyorsun?Ekim 1998
SUAT PARLAR: Türkiye'nin egemenlik sistemi, "cumhuriyet" çerçevesine sığmıyor. Bölgesel bir güç olmanın sancıları çekilmektedir. Devletin otoriter hızının işleyişi önündeki tüm "hukuk" engelleri ortadan kaldırılıyor. Bölgesel rollere hazırlanan Türkiye'de, egemenlik sistemine yeni meşruiyet dayanakları yaratılmaya çalışılmaktadır. Diğer yandan, finans-kapital" açısından dışarıya sermaye ihracı ve Türkiye'deki "kriz"in militarizmle bölgeye ihraç edilmesi bir "varolma" sorununa dönüşmüştür.
Bu konuda, MİT Eski Müsteşarı Sönmez Köksal'ın, Mayıs 1996'da düzenlediği basın toplantısında söyledikleri bu gelişmelere ışık tutmaktadır. Koksal şöyle demiştir: "Türkiye uluslararası ve bölgesel politikaların etkileşim alanı içinde, belirleyici rollere sahip 'lider ülke' konumundadır... Gelişen, büyüyen Türkiye'nin bölgesel güç olarak yaratılmasında, istihbaratın öncelikli katkısının sağlanabilmesi, istihbarat üretimini geliştirici çalışmalarımızın temel unsurudur."
"Türkiye'yi bölgesel güç olarak yaratma" misyonunun, devletin çelik çekirdeğinin temel stratejisi olduğu görülüyor. Bu bağlamda klasik bir "cumhuriyet"te anlamını bulan bürokratik gelenekler, "hukuk" kuralları, statüler, "yurttaşı" eksen alan örgüt biçimleri boş bir kalıba dönüştürülmektedir.