Translate

İzleyiciler

25 Ağustos 2011 Perşembe

'Karanlığın Yüreği' Joseph Conrad

Sonsuz düşüş ve aymaz karanlık!

Francis Ford Cappola tarafından 'Apocalypse Now' adıyla sinemaya da uyarlanan 'Karanlığın Yüreği', insan doğasının ışık görmeyen dehlizlerini keşfediyor. Joseph Conrad'ın, batı değerlerini sorguladığı bu eser, ikilemlerle örülmüş bir içe bakış öyküsü...
Karanlığın Yüreği' Joseph Conrad ile ilgili görsel sonucu“Açlık korku tanımaz, hiçbir sabır onu aşındıramaz, açlığın olduğu yerde tiksinti barınamaz; batıl inanca, itikada ve ilke diyebileceğimiz kavramlara gelince, rüzgârda savrulan saman tozundan başka birşey değildir bunlar. Geçmek bilmeyen, ölümcül bir açlığı, çileden çıkaran ıstırabını, beraberinde getirdiği karanlık düşünceleri, gaddarlığını bilir misiniz? Ben bilirim. Açlığa karşı hakkıyla savaşmak insanın doğuştan gelen tüm gücünü tüketir. Böylesine uzun bir açlığa katlanmaktansa, mahrumiyet, namussuzluk ve ruhun cehennem azabına kapılıp mahvolmasıyla yüzleşmek daha kolaydır. Acı ama gerçek.”

Benibekle Çiçeği, Mehmet Güler

Toroslar'ın sessiz sedası

Benibekle Çiçeği, Mehmet Güler imzasıyla yayımlanan, olağan bir değişimin insanlık üzerinde olağanüstü tahriplerine tanık, 70'li yılların Anadolu şehir yaşamına denk, samimi bir Adana romanı.
Homeros'un İlyada'sından kısacık alıntıyla başlayan insan özetinde bile keşke atlar, at olarak kalabilseydi diyesi geliyor insanın. Belki atla başlayan evcilleşme süreci, insanı akıl kurnazlığının yücelttiği saçmalıklarla buluşturmaya bu derece zaman harcamayacak, benzeri kapıları üst üste açtıkça, kibir, gurur ve iktidara heveslendirmeyecek, başıboşlukta sınırsızlığa, nihayette aletleştiği kadar aletleşmeye neden olmayacaktı.
Medeniyetin merkezi

23 Ağustos 2011 Salı

Yağmurlar Nereye Yağar - Hidayet Karakuş

Yağmurlar Nereye Yağar

Yağmurlar Nereye Yağar, bir ayağı köyde, bir ayağı kentte olan aydınlarımızın bireysel, toplumsal sorunlarını işleyen bir roman. Yaşamları boyunca içinden çıktıkları çevrelerle yaşamlarını kurdukları ortamlar arasında ikilem içinde hep geriye bakarak yaşamak zorunda kalan aydınların dramını anlatıyor Karakuş.
Toplumun göz ardı edilen gerçeğine ışığını yönelten yazarın sorumluluk bildirişidir Yağmurlar

Nereye Yağar...

"Romanın olayları içinde gezerken yazarın yaşamıyla bütünleniyor, onunla acı çekiyor, ülkenin içinde bulunduğu bunalımları birlikte yaşıyoruz. Bu biraz da güncelin, yakın sürecin anlatımından gelen bir etki oluyor... Tanıdığımız, yaşadığımız, bildiğimiz olaylar... Hele yazarın kendi yaşamının egemenliği içinde geçen olayları yaşadıkça duygusallığımız, burukluğumuz, çözümsüz kalışımız daha da dokunuyor..."

Efdal SEVİNÇLİ, Türk Dili dergisi, Ocak 1982

22 Ağustos 2011 Pazartesi

Düşünce biçimi olarak 'içreklik'

 Ezoterizm, seksenli yıllardan sonra giderek daha hızlı bir biçimde hayatımıza girdi. Astroloji, tarot, parapsikoloji, reiki, Şamanizm ve alternatif tıp artık herkesin dilinde. Ama işin tuhaf yanı her yerde karşımıza çıkan ezoterizm konusunda ciddiye alınacak hemen hiçbir çalışma yok. Bütün yaygınlığına ve etkisine rağmen ezoterizm hâlâ bilimsel çalışmaların konusu olabilmiş değil. Hartmut Zinser, Ezoterizme Giriş'te bu kavramı ve onun bizi yönlendirdiği alanları inceliyor.
Ezoterizm (içreklik), alışık olduğumuz bir kavram değil. Onunla eşanlamda okültizm için de aynı şey söylenebilir. Yunanca 'esoterikos'tan gelen ve Osmanlıcada 'içyüz', 'içre' ve 'içteki' anlamlarını karşılayan 'bâtınilik', bizim geleneksel tasavvuf (panteizm) düşüncesinde, tanrısal ışığın bir parçası sayılan ruhun hiçbir zaman ölmediği ilkesine vurgu yapmasıyla ezoterik bir içeriği de çağrıştırır. Aslolan ruh ve onun tekâmülüdür.

İstanbul’da Beklenen Devrim - Atilla Birkiye

'Aşkı, bulunması için gizledim'

İstanbul'a ve devrime farklı bir bakış getiren Atilla Birkiye, 'İstanbul'da Beklenen Devrim'i, 'Dönüp baktığım geçmişten, bugüne gelirken film şeridinin hızla sarılması' diye tanımlıyor.
Şair, yazar Atilla Birkiye, geçen günlerde raflarda yerini alan “İstanbul’da Beklenen Devrim” adlı kitabıyla İstanbul’a ve devrime çok farklı bir açıdan bakıyor, aslında aşka da öyle. “Bu kitapta biraz tersi oldu, aşk metnin katmanlarına indi” diyen Birkiye, üst katmanları ise şöyle anlatıyor:

“Freud, Jung dolayısıyla psikanaliz yani bilinçaltımız/ bilinçdışımız, iç/ dış çatışmalarımız var. Beşir Fuad ile edebi hayatımızda farklı bir boyut kazanan intihar meselesi, Doğu-Batı, arabesk gibi yaşamımıza saplanan, izi kalan bazen bir türlü üstümüzden atamadığımız, bazen atmak istemediğimiz bazense anımsadığımızda kedimizi çok iyi duyumsadığımız izler… Ya da yazma sürecinde olanlar, örneğin Gazze!”

'Hayata Dönüş' değil tufan yazı dizisi

 'Hayata Dönüş' değil tufan

Ölüm orucu eylemini sonlandırmaktı iddiaları ve saçma sapan bir ironi ile operasyonun adını "Hayata Dönüş" koydular. Mahkûmları "ölü ele geçirdiler..."
Alper Turgut'un kaleme aldığı "Hayata Dönüş" tüm yönleriyle ve en yalın anlatımıyla yazı dizisine dönüştü. Hayata dönüş mü? Tufan mı? Okumak için aşağıdaki linkleri tıklanıyız:

'HAYATA DÖNÜŞ' DEĞİL TUFAN/1

E-Kitap - E-book :kitap özetleri, kitap özeti, yeni çıkan kitaplar, romanlar, hikayeler, biyografiler, kitap oku, bedava kitap

Canavarlar Denizi (2. Kitap) Percy Jackson ve Olimposlular - Rick Riordan PDF Ebook

Serimizin ikinci kitabı Canavarlar Denizi ile karşınızda!
Yarı tanrı Percy’nin maceraları, Canavarlar Denizi ile devam ediyor! Bütün sene Percy için oldukça sakin geçmiştir. Hiçbir canavar Percy’e saldırmamış, onun hayatını tehdit etmemiştir. Ama okulun son günü olanlarla birlikte kahramanımız bir okul yılını daha sorunlu bir şekilde kapatmıştır.