E-Kitap - E-book :kitap özetleri, kitap özeti, kitaplar, yeni çıkan kitaplar, romanlar, hikayeler, yazarların hayatları, biyografiler, kitap oku,Sesli Kitap bedava kitap - Kitap Alıntıları
Translate
İzleyiciler
14 Aralık 2023 Perşembe
Julia Whelan - Dinlediğiniz için Teşekkürler
12 Aralık 2023 Salı
Kitaplardan Alıntılar
1. Kör Baykuş, Sadık Hidayet
- ‘’Lakin tek korkum: yarın ölebilirim kendimi tanıyamadan. — Hayat tecrübelerimle şu yargıya vardım ki, başkalarıyla benim aramda korkunç bir uçurum var, anladım, elden geldiğince susmam gerek, elden geldiğince düşüncelerimi kendime saklamalıyım. Ve şimdi yazmaya karar vermişsem, bunun tek nedeni, kendimi gölgeme tanıtmak isteğidir.’’
- - ‘’Hayır! Çünkü ne malım var kadıya yedirecek, ne dinim var şeytana verecek.’’
- ‘’Şimdi şimdi anlıyorum: O, bu herifleri yüzsüz, ahmak ve kokuşmuş oldukları için seviyordu. Onun aşkı pislik ve ölümle aynı şeydi aslında.’’
- ‘’Afyon içince büyük, latif, büyülü ve yüce düşüncelere kavuşuyor, bu
7 Aralık 2023 Perşembe
Ansızın Yola Çıkmak Rasim Özdenören
Rasim Özdenören Ansızın Yola Çıkmak adı altında topladığı bu öykülerinde olayları esrarengiz bir atmosfer içinde şekillendirmiş görünüyor. Okuyucu öykülerin binası içinde dolaşırken zihnindeki zaman ve mekan kategorilerinin yeniden şekillendiği duygusuna kapılabilir bu yüzden. Öykülerdeki kurgulama tekniğiyle yazar okuyucuya düş ve düşünce alışkanlıklarını aşma konusunda yardımcı olmak istiyor gibi. Okuyucusunun durağan bir ortak duyum kalıbının içinde hapsolmasına rıza göstermediği anlaşılan yazar, "öte" duygusunun gerçekliğini kanıtlamak istemekte adeta. Hayatı ölümle, fiziği metafizikle, gündelik olanı düşünsel olanla ve nihayet dünyevi olanı kutsal ile irtibatlandırma ihtiyacını duyumsatan öyküler bunlar...
Tasavvuf düşüncesi,
19 Ocak 2023 Perşembe
Okumaya Dair Söylenmiş sözler
Okumaya Dair
İnsan her gün bir parça müzik dinlemeli, iyi bir şiir okumalı, güzel bir tablo görmeli ve mümkünse birkaç mantıklı cümle söylemelidir.
- Goethe
Hiçbir zaman kötü kitaplar çok az ya da iyi kitaplar çok fazla okunmaz: kötü kitaplar zihin için zehir mesabesindedir, aklı harap ederler. İyi olanı okumak için kötü olanı hiçbir zaman
Entelektüel sayıklamalar ve geçiyor zaman
Entelektüel sayıklamalar ve geçiyor zaman
Kitabın ilkin kapağına takıldı gözüm. Çünkü tiryakiler kapağından başlar sevmeye… “Orada bir köy var uzakta” şarkısını bilirsiniz, bir kısmı yeşil bir kısmı sararmış ekin dolu tarlaların, uzaktan görünen birkaç evin ve ağacın olduğu resim bize bu şarkıyı bağıra bağıra söylediğimiz yılları, çocukluğumuzu anımsatıyor.
Bir taşra yerlisi olan bizim için “nerelisin?” sorusu can sıkıcıydı hep. “Bizim köyümüz yok” dediğimizde kimse inanmaz, “Vardır vardır sen bilmiyorsundur. Baban nereli baban?” diye ısrar ederlerdi.
Yaz tatili dönüşü öğretmen “Yaz tatilinde ne yaptınız?” konulu kompozisyon yazdırınca herkes köyünden bahsederdi. Ebesiyle koyunları sağdığını, dedesiyle tarlaya gittiğini, köy evini, tandır ekmeğini, tezek kokusunu…
Eve gelir bir daha izahat isterdik, nasıl olmaz bizim köyümüz biz de köye
Aliyye’den Günümüze Hat Sanatı
Hat sanatına gönül verenlerin başucu kitabı
Hüsn-i hat sanatını öğrenenlere ve bu sanata ilgi duyanlara bir kaynak eser olan kitap meşhur hattatların meşk murakkaları, levha ve kitabeleri, hilye-i şerif ve icazetnamelere kadar geniş bir yelpazede pek çok hat eserini ihtiva ediyor. Arap yazısının kaynağı, Emevilerden Selçuklular’a ve Osmanlılar’a kadar uzanan tarihi seyri ile yazının sanata dönüşümü kitabın ilk bölümünde konu ediliyor.
Osmanlı hat sanatında Şeyh Hamdullah, Ahmet Karahisarî, Hafız Osman, İsmail Zühdî, Mustafa Rakım, Mahmud Celaleddin, Mehmed Şevki, Sâmi Efendi, Mehmed Nazif ve Hasan Rıza’ya kadar ekol sahibi
Bilinenden kurtulmak / Jiddu Krishnamurti
Bilinenden kurtulmak veya nefsi dizginlemek
Bildiğini düşünen insanın büyük yanılgıları, sosyal medyada en çok ilgi çeken post’ları ve tweet’leri oluşturuyor. Herkes birbirine nasıl olması
Robert Seethaler - Toprak
Her insan farklı bir daldan tutunur hayat ağacına
- Yûnus Emre
Yalan dünyada ölüm kadar evrensel bir gerçek yok. Hakkında ne söylenirse, ne yazılırsa kendimizden bir şeyler bulmak kaçınılmaz. Toprak da öyle sade ve bize ait olan gerçekleri anlatan bir kitap. Paulstadt şehrinin mezarlığında yaşayan ölülerin, mezarlarının başına oturmuş da hiç ölmemiş gibi dünyaya bir iç çekişin, bir öfkenin bazen de bir sitemin sesini duyurmuş yazar. Robert Seethaler bu kitabı yazdığı sırada New York Times'a verdiği bir röportajda, hayatın geriye dönüp baktığınızda size kalan bir kaç andan ibaret olduğunu söylemiş ve bu kadar basit bir şey olduğu üzerinde ısrar etmiş. Kitapta da tıpkı o ısrar ettiği basitlikte anlatmış yaşamı. Kitap kapağı da bahsedilen basitliği hissettirecek sadelikte bir tasarım olmuş. Tek bir ağaç ve etrafta insanlar,
23 Aralık 2022 Cuma
Sanata Maruz Kalmak: İzleyicinin Halleri PDF
Chris Burden'ın 1975 tarihli Kaderine Mahkûm Olmak performansından görünüm.
Yirmi birinci yüzyıl sanatında izleyicinin çağdaş sanatla imtihanını ele alan bu tez çalışması, konuyu özellikle izleyicinin müdahalesini merkeze alan sanatsal üretimler üzerinden değerlendirmektedir. Çalışmanın amacı, günümüzde bizzat bir sanatsal unsur haline gelmiş sanat üretimine yönelik
30 Kasım 2022 Çarşamba
Bilinçli Makinelere Giden Yol: Yapay Zekânın Dünü, Bugünü, Yarını
Otuz yıldan uzun süredir YZ araştırmacısı olarak çalışan Michael Wooldridge, bu kitapta bize YZ’nin
Grizunun Kokusunu Almak
“Grizu renksiz ve kokusuz bir gaz olduğundan [...] eskiden maden kuyularına kafes içerisinde kuşlar indirilirdi. Kuşlar titremeye veya tüylerini kabartmaya koyulduğunda, tehlike ânının geldiği hissedilirdi
9 Kasım 2022 Çarşamba
Yaşam Enerji: Zorluklara uyum sağlayabilme ve toparlanabilme bec...
13 Ekim 2022 Perşembe
Güzel Sanatlar Sanat Formları: Bir Kör Tarafından Bana Verilen İlk Ders
9 Haziran 2022 Perşembe
Yazın Türü: Gotik Edebiyat
İnsanı Tüyler Ürpertici Bir Orta Çağ Atmosferine Sokan Yazın Türü: Gotik Edebiyat
Nedir, ne değildir?
gotik edebiyat çoğunlukla karanlık bir kalede veya başka bir orta çağ atmosferinde geçen, gizem ve doğaüstü olaylar ile karakterize edilen ayıla bayıla okuduğum bir kurgu türü.
Edebi Tür: Absürt Edebiyat
İnsanlık Halinin Birbirinden Saçma Hallerini Anlatan Edebi Tür: Absürt Edebiyat
absürt edebiyat varoluşçu hissiyatla, insanlık halinin absürt/saçma durumlarını anlatmak için zamandan bağımsız hikaye anlatımı, gerçeküstücülük ve komedi kullanan bir edebiyat türüdür.
Yaşam Oyunu - Ezber Bozan Sıradışı Hareketler: Boşluktan Gelen Sesler
24 Mayıs 2022 Salı
Fukaranın düşkünü beyaz giyer kış günü
Doğrusu: “Zürefanın düşkünü beyaz giyer kış günü” Buradaki zürefa, zarif kimse anlamına gelir. Atasözüyle anlatılmak istenen; daha önce iyi durumda olan kişi bu konumu kaybettiğinde uygun olmayan, yersiz davranışlarda bulunur.
3 Şubat 2022 Perşembe
Maksim Gorki, Artamonovlar
Gorki’den üç kuşağın mücadelesi; ‘Artamonovlar’
Maksim Gorki, Artamonovlaradlı yapıtında, küçük bir fabrikayla başlayıp işini büyüten eğitimsiz ama güçlü ve girişimci büyükbabadan, entelektüel ve devrimci toruna uzanan üç kuşaklık öyküsünü anlatır.
24 Ocak 2022 Pazartesi
Algınız kadar yazabilirsiniz !
Kendimizi başkalarının bizi gördüğü gibi görmek çok yararlı bir yetenektir.”
Aldous Huxley
Huxley’in bu düşüncesini de dillendirdiği Sezgi Kapıları (*) elime aldığım ilk günden beri benim “yaşama algısı” kitabım olmuştur. Bir konuşmamızda Kemal Demirel, “Algınız açık değilse yazamazsınız, onun için bir yazara felsefe gerek, bilim gerek, sinema, müzik, resim ve tiyatro gerek,” demişti. Bana İnsanlar Üzerine adlı deneme kitabını imzalayıp verdiğinde, ona, daha önceleri bu
22 Ocak 2022 Cumartesi
"Genç modern” annelerin başına gelen çoğu absürt olay bu kitapta !
“Geçmişi Bir Yabancıymışçasına Hatırlamak”
Sinem Keskinel’in Cenova Yayınları’ndan çıkan kitabı Yaz’dan Sonra, tanıdık bir hikâye üzerinden annelik ile tanışma, lohusalık buhranı, yetersizlik ve başkalaşma duygusu gibi pek konuşulmayan ve üstü örtülen meselelere dokunuyor.
Yaz’dan Sonra adlı kitabını elime ilk aldığımda karşılaşacağım şeyleri hiç tahmin etmeden okumaya başladım. Adının da getirdiği hissiyatla yaklaşan yaz mevsimine yakışır, sempatik ve naif bir kitap bekliyordum. Hâlbuki daha başlarda hikâye ortaya çıktıkça, sandığımdan çok daha sert bir şeyin beni beklediğini fark ettim. Gerçekçi ve sözünü sakınmayan bir dünyaya daldım. Bu hikâye nasıl ortaya çıktı ve otobiyografik bir yanı var mı?
Herüretimin otobiyografik yanlarının olduğunu düşünüyorum. Birebir üreticisinin başından geçen
Güneşte Hiç Tazelik Yok
“Güneşte Hiç Tazelik Yok”
Beat Kuşağı'nın Kuzeybatılılar kolunun son temsilcilerinden Richard Brautigan’ın İkinci Dünya Savaşı’nın gölgesinde kendi iç savaşını veren, zamanda oradan oraya savrulan bir adamın hikâyesini anlattığı Yani Rüzgâr Her Şeyi Alıp Götürmeyecek kitabı üzerine bir yazı.
Yaşam Oyunu - Ezber Bozan Sıradışı Hareketler: Boşluktan Gelen Sesler
18 Ocak 2022 Salı
Hiç Dinmeyen Fırtına: Günlükleri Işığında Sofya Tolstoy & Lev Tolstoy
“L.N., bugün daha iyi bir gün geçirdi, çünkü ağrısı azdı ve bir buçuk saat kadar uyudu; konuşabildi de. Buna rağmen güçten düşüyor ve özellikle kalbi zayıflıyor. Başka bir şey düşünemiyorum; güçlü olmam ve ona bakmam gerek. Patlamak isteyen umutsuzluğumu, yüreğimin derinliklerine gömmeye uğraşıyorum.”
Sofya Tolstoy, 28 Ocak 1902
Günlük, bir edebî malzeme olmasının yanında yazarının gündelik hayatını, sırlarını, en insani yönlerini açığa vurması bakımından da önemli bir yazın türüdür. Hele de bu günlüğü tutan kişi dünya edebiyatının önemli bir ismiyse, yazdıkları daha bir anlamlı hale gelir, okurlar tarafından fazladan bir dikkatle takip edilir. Bununla birlikte okur,
Son Hikâyeler
Özellikle 2018 yılında hem Man Booker hem de Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmasıyla tıpkı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de okur kitlesi genişleyen Olga Tokarczuk, Türkçeye yeni çevrilen romanı Son Hikâyeler (Timaş Yayınları, 2021) ile yine okuru özgün dili ve üslubu odağında zengin bir kurguya davet ediyor.
Birbirini bütünleyen, iç içe geçmiş üç hikâyeden oluşuyor Son Hikâyeler. Metnin başından itibaren güçlü
Aile Çay Bahçesi - Yekta Kopan
Geçtiğimiz aylarda bir film izledim: Kusursuzlar. 2013 Altın Portakal Film Festivali’nde en iyi film, en iyi yönetmen ödüllerini falan almış bir film. Yönetmen koltuğunda Ramim Matin var. Filmde Yasemin ve Lale isimlerindeki iki kız kardeşin hayatlarından bir kesit çıkıyor karşımıza. Farklı karakterde olan bu kardeşlerin hayata bakışları, yaşayış şekilleri, oturuşları, kalkışları; neredeyse her şeyleri farklı. Çeşme’de, ölmüş olan anneannelerinin yazlıklarında tatile giden kardeşlerin sakladıkları sır, filmin sonlarında açığa çıkıyor ve seyirciyle buluşuyor. “Olayımız budur abiler”
Category Archives: Öykü Konuşmaları
FERHAT ÖZKAN’LA “YOKSUNLAR” ÜZERİNE SÖYLEŞİ *
Yoksunlar’a Dostoyevski’den yaptığınız bir alıntı ile başlıyorsunuz. “… Tuhaf tuhaf düşünceler doldurmuş kafamın içini, sanki onlar da ağrıyorlar.” cümlesini duyuyoruz Makar Aleksiyeviç’ten. Öyküleri okuyunca gerçekten de “bu öykülerin yazarının kafasındaki ağrı” hissediliyor okur tarafından. Öyküleri ortaya çıkaran ne tür bir ağrı? Herhangi bir anlamda ağrısı/acısı olmayan insan yazabilir miydi bu öyküleri?
O cümleyi söyleyen, Dostoyevski’nin yarattığı bir karakter. Elbette Dostoyevski’nin kafasındaki “ağrıyan düşünceleri” sorgulamak haddimiz değil ama Makar Aleksiyeviç’in “ne kadar Dostoyevski” olduğunu asla öğrenemeyiz. Durum böyle olunca hele benim kafamdaki -eğer varsa- ağrının da, orada bahsedilen düşünce ağrılarıyla ne kadar benzeştiğini de bilemeyiz, daha doğrusu ben bilemem. Ben öyküleri hep bir “fikir” üzerinden ilerletmeye çalışıyorum, öykülerde “yazarının kafasındaki ağrı” hissediliyorsa, belki sebebi budur ve bu durumda teşekkür etmekten başka yapacak bir
13 Ocak 2022 Perşembe
Sana Gül Bahçesi Vadetmedim - Joanne Greenberg
Sana Gül Bahçesi Vadetmedim Özet
İnsan psikolojisinin en uç noktalarından biri olan "şizofreni" hastalığına yakalanmış14 Kasım 2021 Pazar
Yaşam Enerji: Öldükten sonra ya cennet ve cehennemden başka seçe...
31 Ekim 2021 Pazar
“Eskiden İnsandım, Şimdi Dünyayım”
Robert Seethaler, “Bir hayattan geriye ne kalır?” sorusunun peşinden gittiği son romanı Toprak ile bir mezarlıktan gelen hikâyelere kulak vererek ölümün hayatlarımızdaki yerini hatırlatıyor.
Ölüm üzerine ne çok düşünürüz değil mi? Hayatımızın anlamını onun üzerinden üretmeye çalışırız. Ansızın gelebileceğini bilsek de ne zaman olacağına dair belirsizlik bizi yaşama telaşına sürükler. Ona bir sürü anlam yükleriz. Ölümü anlamaya, sonrasını bilmeye karşı açlık duyarız
27 Ekim 2021 Çarşamba
Cicero neden kader üzerine yazdı?
Cicero’ya göre kader!
Roma’yı birey, geleneksel toplum düzeni ve devlet üçgeninde ele alan konuşmaları, felsefi ve teknik eserleriyle her çağın insanını etkilemeyi başarmış büyük devlet adamı, hatip ve düşünür Cicero (M.Ö. 106 - M.Ö. 43), Kader Üzerine’de kader (kaçınılmazlık, determinizm) ve özgür istenç sorunuyla ilgili Yunan felsefe okullarının birbiriyle çatışan farklı görüşlerini aktarıp yorumlar. Bunu yaparken sadece yaşadığı dönemin Romalılarına değil, bugünün okurlarına da bu çetin sorunu çözebilmelerinde yardımcı olmakta, en azından farklı yaklaşımlara dikkat çekmektedir.
“Her şey doğa ve talihten ise, kader üzerinde durmanın mantığı ne?”
Cicero
LATİNCE-TÜRKÇE
M.Ö. 106 yılında Arpinum’da doğan devlet adamı, hatip ve düşünür Marcus Tullius Cicero’nun “De Fato” (Kader Üzerine) parşömene yazdıklarını, 2 bin yıl sonra basılmış kitaplardan ya da sanal olarak
2 Eylül 2021 Perşembe
Alışmadık Alışmayacağız: Bağımsızlık sonrası Afrika edebiyatı
Evlere Sığmayan Macera / Aytül Akal
Çocukluk odalara sığmaz! Y. Bekir Yurdakul’un yazısı...
Otuz yıldır çocuklar için yazan Aytül Akal’ın son yıllardaki verimlerinden Evlere Sığmayan Macera, çocuklar için kaleme alınmış olsa da çocukluk çağlarımıza dönüp yeniden bakmaya, çocukların yüreklerindeki gizil gücü derinden kavramaya çağıran çığlığıyla aslında öncelikle yetişkinlerin okuması gereken bir roman.
Evlere Sığmayan Macera’nın kendi yaşamımızdan da epeyce yakın tanıdığımız kahramanları Kerem,
27 Ağustos 2021 Cuma
Kant ve Metafizik Problemi - Çeviri: Kaan H. Ökten
Kant Ve Kesin Bilimler
Temel ontoloji, sonlu insan özünün ontolojik açıdan çözümlenmesi anlamına gelir. Bu ontolojik çözümleme, “insanın doğasına ait” metafizik için temel hazırlamalıdır. Temel ontoloji, metafiziğin olanaklılaşması için gerekli olan insan Dasein’ın metafiziğidir ve tüm antropoloji türlerinden, felsefi antropolojiden de temelden ayrışır. Bir Temel ontoloji idesini açıklamak demek, Dasein’a ilişkin tanımlı ontolojik çözümlemeyi kaçınılmaz bir gereksinim olarak görmek ve bu yolla temel ontolojinin “insan nedir?” biçimindeki somut soruyu hangi amaçla ve hangi tarzda, hangi sınırlama içerisinde ve hangi koşullar altında sorduğunu açıklığa kavuşturmak demektir. Ancak bir fikir öncelikle bir olguyu ya da olayı aydınlatma gücüne dayanarak beliriyorsa, temel ontoloji idesi de bir metafiziğin temellendirilmesi olarak “Saf Aklın Eleştirisi”nin bir yorumunda kendini savunmalı ve göstermelidir.
Dorothy Parker Öyküleri
Toplu Öyküler’i, şair, yazar, senarist ve eleştirmen Dorothy Parker’ın uyumsuz ve tartışmalı kişiliğinin tam bir yansıması olmakla kalmıyor, bu çatışmayı yaratan gerçekleri de gözler önüne seriyor. 1920’ler ile 30’lara keskin gözlemleri, yetkin alaycı biçemiyle tanık eden Parker; yakından gözlemlediği zenginlerin yaşamındaki yüzeysellikten başlayarak, kadın-erkek ilişkileri, sınıf ve cinsiyet çatışmaları, iletişim sorunları ve ruhsal bunalımlar gibi pek çok konuyu öykülerinin tam kalbine oturtuyor. Kahkahalar ile gözyaşları arasında sağlam bir köprü kuruyor.
DOSYA DOLABINDA KÜLLENEN YİRMİ YIL!
New York’un saygın ve zengin ailelerinden birinin kızı olarak 1893’te dünyaya gelen Dorothy Parker, küçük yaşta annesini kaybetmesi; babası ve üvey annesiyle bir türlü anlaşamaması nedeniyle mutsuz bir çocukluk geçirmiş. Yaradılışına hiç uygun olmayan bir manastır okulundaki kısa süreli deneyimi de evinde hissetmeye başladığı aidiyet sorununu pekiştirmiş.
Çehov’un tek romanı; ‘Avda Trajedi’
Anton Çehov’un henüz 24 yaşındayken yazmaya başlayıp “Antoşa Çehonte” takma adıyla yayımladığı Avda Trajedi yazarın tek romanı. On dokuzuncu yüzyılda Rusya taşrasında işlenen bir cinayetin iki anlatıcının ağzından aktarıldığı roman, polisiye türünün yenilikçi bir örneği.
11 Haziran 2021 Cuma
Kitap Özetleri, Kitap Özeti / E-Kitap - E-book: Türk Edebiyatının Bağımsız Şairi Behçet Necatigil’...
Türk Edebiyatının Bağımsız Şairi Behçet Necatigil’den En İyi 10 Şiir
1916 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Behçet Necatigil, öğretmen kimliğinin yanında edebiyatımızın en önemli şairlerinden biri olarak anılmaktadır. İyi bir şair olduğu kadar başarılı çevirileri ile de kütüphanelerimize katkıda bulunan Necatigil; Rainer Maria Rilke, Knut Hamsun, Thomas Mann ve Stefan Zweig gibi birçok Alman ve Norveç kökenli edebiyatçının eserlerini Türkçeye kazandırdı.