Translate

İzleyiciler

18 Eylül 2011 Pazar

Halil Cibran - Halil Cibran'dan Arkadaşlık üzerine çok güzel bir yazı

Halil Cibran'dan Arkadaşlık üzerine çok güzel bir yazı.

Arkadaşınız, cevap bulan ihtiyaçlarınızdır.
O, sevgiyle ektiğiniz ve şükranla biçtiğiniz tarlanızdır.

O sizin sofranız ve ocak başınızdır.
Çünkü ona açlığınızla gelir ve onda huzuru ararsınız.

Arkadaşınız sizinle içinden geldiği gibi konuştuğunda, ne hayır demek zor gelir, ne de evet demekten çekinirsiniz.

Küçük Filozoflar' dizisinin ilk kitapları

Çocuklar felsefe yapmayı öğreniyor

Çocuklara yönelik felsefe kitaplarının giderek çoğaldığını da saptayabiliriz. Bunlardan 'Küçük Filozoflar' dizisinin ilk kitapları çocuklarla buluştu. Savaş Kılıç ve Semih Sökmen'nin yayıma hazırladığı dizinin İlk kitapları Descartes Amcanın Kötü Cini, Profesör Kant'ın En Çılgın Günü, Bilge Sokrates'in Ölümü ve Karl Marx'ın Hayaleti.
Felsefe, yalnızca yetişkinlere mi özgü? Felsefenin temelinde eğer merak, kuşku ve öğrenme isteği varsa sürekli sormak ve sorularının yanıtlarını aramaksa felsefe, o halde çocukların da felsefe yapmaya hakkı olduğunu ve zaten onların da felsefe soruları sorduğunu söyleyebiliriz. Çocukların felsefi eğilim ve düşüncelerini desteklemek ve yol gösterebilmek için kitap, film ve oyun gibi şeylerden yararlanılabilir. Burada söz konusu olan özellikle 9-14 yaşları arasında bulunan çocuklar. Bu yaş grubunda bulunan çocukların eleştirel düşünce yönelimi ve becerisi kazanmaları önemli. Bilindiği gibi bir süredir ilköğretimin 6, 7 ve 8. sınıflarında seçmeli olarak 'Düşünme Eğitimi' dersine yer veriliyor. Ancak ne yazık ki henüz bu derse felsefe bölümü mezunu öğretmenlerin girmesi sağlanamadı. Önümüzdeki dönemde çocuklara ve gençlere düşünmeyi sevdirmeyi amaçlayan, eleştirel ve yaratıcı düşünme olanaklarını geliştirmeye çalışan bu dersin felsefe eğitimi almış öğretmenlerce verilmesi uygun olur. Bu konuda Türkiye Felsefe Kurumu ve Felsefeciler Derneği başta olmak üzere çeşitli kurumların yaptığı toplantı, imza kampanyası ve çeşitli etkinliklerin yakın bir gelecekte olumlu sonuçlar vereceğini umarız. Konuyla ilgili tartışmaların sınırlı ölçüde olmakla birlikte gündemde yer alması da umut verici bir durum.
Çocuklara felsefi düşünceyi sevdirmeye ve tanıtmaya yönelik girişimler yalnızca okullarla ve derslerle sınırlı değil. Bu bağlamda Türkiye Felsefe Kurumu'nun 'Çocuklar İçin Felsefe' biriminin çalışmalarını, liseli gençlere yönelik yaklaşık on beş yıldır düzenlenen 'Felsefe Olimpiyatları'nı sayabiliriz. Söz konusu etkinliğe katılan gençlerimiz, yurtdışında da çeşitli dereceler kazandı ve ülkemizi felsefe alanında başarıyla temsil etti. Bu gençler arasında bazılarının felsefeyle ilgilerini derinleştirerek sürdürdüğünü de söyleyelim.
Filozoflar ve çocukların ortak sorunları

17 Eylül 2011 Cumartesi

Gabriel García Márquez ( Gabriel Garcia MARQUEZ ) Kimdir

Gabriel José de la Conciliación García Márquez (6 Mart, 1928) Kolombiyalı yazar, romancı. 2005 itibarı ile Ciudad de Mexico'da yaşıyordu.

1928’de Kolombiya'nın Aracataca kentinde doğdu. Büyükannesiyle büyükbabasının evinde ve teyzelerinin yanında büyüdü. Başkent Bogota’daki Kolombiya Ulusal Üniversitesi’nde başladığı hukuk ve gazetecilik öğrenimini yarım bıraktı. 1940’lardan başlayarak uzun yıllar gazetecilik yaptı. Öykü yazmaya 1940’ların sonlarında başladı. Yayınlanan ilk önemli yapıtı, Yaprak Fırtınası’ydı. 1961 de yayınlanan Albaya Mektup Yazan Kimse Yok adlı romanını, Hanım Ana’nın Cenaze Töreni(1962) adlı öykü kitabı ve Kötü Saatte(1962) izledi. Yazar en tanınmış romanı Yüzyıllık Yalnızlık’ı(1967) Meksika’ya ilk gidişinde yazdı. Yüzyıllık Yalnızlık’taki bir bölümden etkilenerek yazdığı öykülerini İyi Kalpli Erendina(1972) adlı kitapta toplayan yazar daha sonra sırasıyla Mavi Bir Köpeğin Gözleri (1972), Başkan Babamızın Sonbaharı (1975), Kırmızı Pazartesi (1981), Kolera Günlerinde Aşk

Yüzyıllık Yalnızlık(Cien Arios de Soledad ) Gabriel Garcia MARQUEZ

Yüzyıllık Yalnızlık(Cien Arios de Soledad )

Gabriel Garcia MARQUEZ Yüzyıllık Yalnızlık'ı yazmaya başladığında, çocukluğumdan beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. Çok kasvetli, kocaman bir evde, toprak yiyen bir kızkardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları bir örnek bir yığın akraba arasında geçen çocukluk günlerimi, sanatsal bir dille

Benim Hüzünlü Orospularım(Memoria de mis putas tristes)

Benim Hüzünlü Orospularım(Memoria de mis putas tristes)

Gabriel Garcia MARQUEZ Kolombiyalı yazar, bu kitapta 90 yaşındaki bir adamla 14 yaşında bir yeniyetmenin ilişkisini anlatıyor..."Doksanıncı yaşımda, kendime bakire bir yeniyetmeyle çılgınca bir aşk gecesi armağan etmek istedim. Aklıma Rosa Cabarcas geldi, hani şu gizli genelevinde eline bir yenilik geçtiğinde hatırlı müşterilerine haber veren kadın. Daha önce öyle şeylere ya da onun baştan çıkarıcı müstehcen önerilerinin hiçbirine asla kapılmamıştım ama benim ilke sahibi biri olduğuma hiç inanmazdı o. Ahlâk da bir zaman sorunudur, derdi, yüzünde hınzır bir gülümsemeyle, görürsün bak...
E-Kitap - E-book :kitap özetleri, kitap özeti, yeni çıkan kitaplar, romanlar, hikayeler, biyografiler, kitap oku, bedava kitap

Başkan Babamızın Sonbaharı(El Otono del Patriarca )

Başkan Babamızın Sonbaharı(El Otono del Patriarca )

Gabriel Garcia MARQUEZ Başkan Babamızın Sonbaharı, ölmek üzere olan, ama bir türlü ölmek bilmeyen, yaşama tutunmak adına ne cinayetler işleyip ne kanlar döken bir diktatörün öyküsüdür. Romanın karmaşık öyküsü, sözü edilen ülkedeki yaşamın karmaşıklığı ile atbaşı gider. Öyle ki, Başkan'la ilgili anılarını anlatanları, yanlızca bir noktalı virgül ayırır.

Gücünü yaşamdan alan tiyatro: Radyonun İçindekiler

Gücünü yaşamdan alan tiyatro: Radyonun İçindekiler

Radyonun İçindekiler’in, önemli bir insanlık sorunu olan mültecileri, Türk tiyatrosuna getirmesi bakımından bir ilk olma özelliği taşıdığını da özellikle vurgulamak isterim. Okuduğum, izlediğim ve araştırdığım kadarıyla tiyatromuzda mültecileri ele alan bir başka oyun şu an için yok. Bu açıdan da bu oyunun çok değerli olduğunu düşünüyorum.
 Radyonun İçindekiler adlı oyunu tiyatro profesörü Zehra İpşiroğlu değerlendirdi:
“En iyi tiyatro gerçeğin kendisidir”
Erwin Piscator
“Günümüzde tiyatro; sözün, düşünmenin, dilin, yaşadığımız çağı belirleyen zihniyetin iç içe girdiği bir mekân; irdelemeye, anlamaya çalıştığımız, duygulandığımız, etkilendiğimiz, ötekiyle karşılaştığımız ve ötekine dönüştüğümüz bir yer... Bu tür mekânların yok sayıldığı ya da görmezden gelindiği bir dönemde tiyatronun öneminin büyük olduğunu düşünüyorum” diye açıklıyor Ariane Mnouchkine tiyatronun günümüzdeki işlevini.