Toplu Öyküler’i, şair, yazar, senarist ve eleştirmen Dorothy Parker’ın uyumsuz ve tartışmalı kişiliğinin tam bir yansıması olmakla kalmıyor, bu çatışmayı yaratan gerçekleri de gözler önüne seriyor. 1920’ler ile 30’lara keskin gözlemleri, yetkin alaycı biçemiyle tanık eden Parker; yakından gözlemlediği zenginlerin yaşamındaki yüzeysellikten başlayarak, kadın-erkek ilişkileri, sınıf ve cinsiyet çatışmaları, iletişim sorunları ve ruhsal bunalımlar gibi pek çok konuyu öykülerinin tam kalbine oturtuyor. Kahkahalar ile gözyaşları arasında sağlam bir köprü kuruyor.
DOSYA DOLABINDA KÜLLENEN YİRMİ YIL!
New York’un saygın ve zengin ailelerinden birinin kızı olarak 1893’te dünyaya gelen Dorothy Parker, küçük yaşta annesini kaybetmesi; babası ve üvey annesiyle bir türlü anlaşamaması nedeniyle mutsuz bir çocukluk geçirmiş. Yaradılışına hiç uygun olmayan bir manastır okulundaki kısa süreli deneyimi de evinde hissetmeye başladığı aidiyet sorununu pekiştirmiş.