Bedrufi'nin Nefesi: Ne başlayan ne de biten bir kitap...
Yaşama karşı sanatla, felsefeyle,
edebiyatla sorular sorup arayışa devam edebilme gücünün renkli ve
düşündürücü hallerini sorguluyor Mehmet Güreli, "Bedrufi'nin Nefesi" adı
altında topladığı denemelerinde.
Ne başlayan ne de biten kitap
Elinden çok iş gelen insanlardan çekinmek mi gerek bilmiyorum ama onların verimlerine yaklaşmak bir tereddüt konusu hep. Tereddüt konusu çünkü zengin dağarlarında nelerin yattığını keşfedebilmek bile, karşı taraf için ciddi uğraş. İşte tam da bu nedenle yaklaşılması, ulaşılması zor gibi görülen insanlar olurlar onlar. Çok da fazla yok aslında bu insanlardan. Hele Türkiye için bir elin parmaklarıyla sınırlı. Ancak varolanların nitelikleri de tartışılmaz.
Mehmet Güreli de şüphesiz bu isimlerden. Müzisyen, ressam, yazar, bir sinema insanı... Birçok işi hakkıyla bir arada yürütüyor hasılı. Taraf gazetesinde kaleme aldığı perşembe yazılarıyla ise hemen yukarıda bahsettiğim mesafeleri kaldırmıştı. Bu yazılarda okurlar Güreli'ye doğru bir adım daha atmış, onun dünyasının zenginliklerine bir de denemelerinden bakmaya başlamıştı. Güreli şimdi de bu denemelerinden oluşan nitelikli bir seçkiyi Bedrufi'nin Nefesi adıyla kitaplaştırdı. Kitapta, yazarın benliğini oluşturan renklerden, içinden geçtiği dünyalardan, uğraşlarından mürekkep yoğun bir demet bekliyor okurları.
Güreli'nin yaşamını kaplayan sanatlara bir bakalım: İnsanı değiştirmek; yontmak, duygudaşlık kurabilmek, karşıyı, ötekiyi, özgürlüğü hissedebilmekle ilgili hepsi.
Örnekse yazmak ya da paralelinde kitaplar. Değiştirirler insanı. Bazen koca koca kitaplardan çekip çıkaracağımız küçücük bir cümle bile hayatımızın seyrinin değişmesine sebebiyet verebilir. O küçücük cümleyi hayatımızın tam ortasına koyup, ona göre düzenleriz etrafımızda dönen yaşamı. Aynı şekilde, bazen bir resme vurulup günlerce aklımızdan çıkaramayız. Hatta o kadar gireriz ki resmin içine, resmin mi yoksa bizim mi seyre daldığımızı unuturuz. Acaba gerçek yaşam neresi dediğimiz anda ise "öteki", tüm haşmetiyle serilir önümüze. Müzik ne peki özgürlük değilse? Notalar arasında dolaşırken, bir küçük es'te bile benliğimizin yıllardır aradığımız eksik parçasını bulmak mümkün değil mi? Elbette mümkün. Ama yine de aramaya devam ederiz çünkü "yolda olma hâli" kendimizin, en sevdiğimiz yanı olmuştur bile.
GÜRELİ'NİN KESTİĞİ CAMDAN DÜNYAYI SEYRE DALMAK