Translate

İzleyiciler

4 Nisan 2013 Perşembe

Amin Maalouf, 'Doğu'dan Uzakta'


Amin Maalouf, 'Doğu'dan Uzakta'da, Doğu Akdeniz'de, Ortadoğu'da yaşanan insanlık acılarını yoğun olarak yansıtırken içimizi burkuyor. Dünyanın gittiği yeri gösterirken de iyi şeyler söylemiyor.

Hasan Akarsu


Cumhuriyet Kitap - Amin Maalouf, çocuklukları, gençlikleri Doğu Akdeniz’deki bir ülkede geçen on arkadaşın savaş nedeniyle ülkelerinden ayrılıp yirmi yıl sonra dönmelerini konu ediyor bu romanında.
Olayın başkişisi ve anlatıcı Adam, gelen bir acı haber üzerine yirmi yıl sonra döner ülkesine.

Sözlerini tamamlayamadan göçüp gitmiş olanlar..


'Büyük, akıllı ve hüzünlü'

Edebi kişiliği ve yapıtları, trajik ölümüyle gölgelenen talihsiz bir yazar Stefan Zweig. Ona ilişkin yazılmış hangi metne göz atarsanız atın, intiharına ilişkin sarsıcı ayrıntılardan mutlaka söz ediliyordur. Oysa Zweig, eşsiz bir hikâye anlatıcısı olduğu kadar yüksek enerjisiyle göz kamaştıran bir üslupçu olarak da hatırlanmayı hak ediyor.


Cumhuriyet/Kitap - Gorki ona hitaben yazdığı bir mektubunda, “Size özgü anlatım gücüne sadece Lev Tolstoy’da rastlıyorum” diye iltifat etmiş ve şöyle sürdürmüş: “Bundan daha büyük bir övgü olamaz, fakat ben bu yazdıklarımı abartılmış bulmuyorum. Tolstoy’la yaptığım karşılaştırmaya beni zorlayan, sizin sanatınızdaki, öykünüzde dolu dolu ele aldığınız gerçeğe başkalarından daha fazla

27 Mart 2013 Çarşamba

“Dünyanın Ucundaki Fener” kitabı türkçe çevirisi


Bir Çocuk Klasiği Dünyanın Ucundaki Fener

Dünyada en çok satan klasiklerden Jules Verne’nin “Dünyanın Ucundaki Fener” kitabı Yasemin Yener çevirisi, Murat Sayın kapak tasarımı ile Bilgi Yayınevi Çocuk Klasikleri dizisinden çıktı.


Estados Adası, sert Antarktika rüzgârları, dev dalgaların egemen olduğu ıssız kumsalları, gemilerin parçalandığı, denizcilerin can verdiği kasvetli kayalıklarıyla Güney Amerika’nın en uç noktasında yer alıyordu. Artık medeniyet hâkimiyeti eline almaya cesaret ettiğinde, dünyada kalan en son ve en vahşi sahiller bir deniz feneriyle aydınlandı.

Fakat bu önemli ışığın koruyucusu Vasquez, iki arkadaşını öldüren ve onu vahşi doğaya süren tehlikeli ve gözü kara Kongre çetesini hesaba katmamıştı. Tek başına, hiçbir donanımı olmadan Kongre’nin hain planlarına engel olabilecek miydi acaba?


E-Kitap - E-book :kitap özetleri, kitap özeti, yeni çıkan kitaplar, romanlar, hikayeler, biyografiler, kitap oku, bedava kitap

22 Mart 2013 Cuma

Dünya ölçeğinde böyle büyülü bir roman bu..


Kadınların tükenmez ve büyüleyici gücü

Ece Temelkuran “Düğümlere Üfleyen Kadınlar” adlı romanında dört kadının yolculuğunu betimlemektedir. Okuru çocuksu, bilgece anlatımıyla ayrıksı duygularla sarsacak.. Yazarın deyişiyle, “birbirini yoklayarak ilerleyen, içine sığındıkları bu hikâyeden başka gidecek yerleri olmayan” dört kadından biri “feleğin çemberinden geçmiş”, deneyimli, istençli, iş bitirici ve her türlü zorluğa direnerek ayakta kalmayı başaran “muhteşem ve benzersiz” Madam Lilla. İkincisi, “Arap Baharı”nı başlatan Tunus’taki

Uluslararası İlişkiler Tarihi-5 Türkçe çevirisi

 İlk dört cildi Evrensel Basım Yayın tarih inceleme dizisinden çıkan, Sovyet Bilimler Akademisi tarafından yayına hazırlanan "Uluslararası İlişkiler Tarihi" kitabının bu 5. cildi Ali Rıza Dırık tarafından Rusça aslından çevrilerek ilk kez Türkçeye kazandırıldı.

 Daha önce yayınlanan ilk dört cilt ile insanlık tarihinin 3500 yıllık evresi uluslararası ilişkiler etrafında anlatılarak 1939 yılına dek gelinmişti. 1939-1945 yıllarını kapsayan tarihsel süreç, uluslararası sistemdeki güçler dengesi, sınıf  mücadeleleri, devlet ve toplum düzeyindeki gelişmeler 5.ciltte birbirine bağlanarak anlatılıyor.

Gene bir kaynak kitap özelliği taşıyan bu ciltte, Almanya’nın Polonya’yı işgal ettiği 1 Eylül 1939 ile Sovyet ordularının Berlin’i ele geçirmesi ve Almanya’nın koşulsuz teslimiyle savaşın sona erdiği 8 Mayıs 1945 tarihine kadar geçen sürecin kapsamlı analizini yapılıyor.





E-Kitap - E-book :kitap özetleri, kitap özeti, yeni çıkan kitaplar, romanlar, hikayeler, biyografiler, kitap oku, bedava kitap

7 Kasım 2012 Çarşamba

Soğuk Yatak - 'Kimdim ben?'


'Kimdim ben? Bu soruyla kim baş edebilir?'

İlişkilere çok yakından bakmanın yol açtığı, hem evlilik içinde hem de evlilik dışında, kadını da erkeği de çaresizliğe sürükleyen körleşme...


yeni çıkan kitaplar- Bireyin kafasını her türlü bilgiyle doldururken nasıl yaşanacağına dair hiçbir ipucu vermeyen modern dünyanın yarattığı ürkütücü yalnızlık... Bir boşanmanın ardından kadının yaşadığı mahşeri sıkışmışlık... İnsan ilişkileri, aşk halleri ve yaşamın soluğu üstüne sekiz romanı olan Tülay Ferah, Soğuk Yatak adlı romanında boşanmanın travmalarını anlatırken birçok örnekten yola çıkarak, aşkı, kadınları, kadın-erkek ilişkilerini, aileyi, evlilikleri ve yabancılaşmayı mercek altına alıyor. Tülay

12 Temmuz 2012 Perşembe

Emin Özdemir Kurmaca Kişiler Kenti'nde okur kimliğinde

Emin Özdemir'den 'Kurmaca Kişiler Kenti'

Emin Özdemir Kurmaca Kişiler Kenti'nde okur kimliğine bürünüp dünya edebiyatının evrensel isimleriyle söyleşiyor. Özdemir'le, yeni yapıtı Kurmaca Kişiler Kenti'nin oluşum süreci, sunduğu büyülü dünyanın sınırları üstüne konuştuk.
Nasıl bir gereksinim ya da düşünceden doğdu Kurmaca Kişiler Kenti? Bir ömür boyunca okuduklarınızın, birikimlerinizin okurla paylaşımı mı?

'Kent yaşamının kriz noktasına yaklaşmaktayız. Görünmez kentler, yaşanmaz hale gelen kentlerin kalbinden doğan bir rüya...' Diyebilirim ki bu tümce kitabımın düşsel, düşünsel tohumu oldu.